NEDIM SOYYÜCE
  Dini Bilgiler
 

Allah'ın isimleri (Esmâul Husnâ) 
Allah'ın 99 ismi vardır ki, hepside birbirinden güzel ve Ulu Manalar taşıyan isimlerdir. Bu isimler başkası adına kullanılmaması tavsiye edilir. Nitekim bu konuda edepe riayet ve güzel olanı yapmak gerekir. Örneğin "Rahim" yerine "Abdurrahim", Samed yerine "Abdussamed", Kadir yerine "AbdulKadir" konabilir. Allahın isimlerinin yanına "Abdul" eklenirse, ..kulu manasına gelir. Örnek: "Abdulkadir" = "Kadir olanın Kulu" , "AbdulAziz" = "Aziz olanın Kulu" 
                 
               Allah, er-Rahmân, er-Rahîm, el-Melik, el-Kuddûs, es-Selâm, el-Mü'min, e Allah, er-Rahmân, er-Rahîm, el-Melik, el-Kuddûs, es-Selâm, el-Mü'min, el-Müheymin, el-Azîz, el-Cebbâr, el-Mütekebbir, el-Hâlık, el-Bâri', el-Musavvir, el-Gaffâr, el-Kahhâr, el-Vehhâb, er-Rezzâk, el-Fettâh, el-Alîm, el-Kâbıd, el-Bâsıt, el-Hâfıd, er-Râfi, el-Muiz, el-Müzill, es-Semi', el-Basîr, el-Hakem, el-Adl, el-Lâtîf, el-Habîr, el-Halîm, el-Azîm, el-Gafûr, eş-Şekûr, el-Aliyy, el-Kebîr, el-Hafîz, el-Mukît, el-Hasîb, el-Celîl, el-Kerîm, er-Rakîb, el-Mücîb, el-Vâsi', el-Hakîm, el-Vedûd, el-Mecîd, el-Bâis, eş-Şehîd, el-Hakk, el-Vekîl, el-Kaviyy, el-Metîn, el-Veliyy, el-Hamîd, el-Muhsî, el-Mübdî, el-Muîd, el-Muhyî, el-Mümît, el-Hayy, el-Kayyûm, el-Vâcid, el-Mâcid, el-Vâhid, es-Samed, el-Kâdir, el-Muktedir, el-Mukaddim, el-Muahhir, el-Evvel, el-Âhir, ez-Zâhir, el-Bâtın, el-Vâli, el-Müteâlî, el-Berr, et-Tevvâb, el-Müntakim, el-Afüvv, er-Raûf, Mâlikü'l-Mülk, Zü'l-Celâli ve'l-İkrâm, el-Muksit, el-Câmi', el-Ğaniyy, el-Muğni, el-Mâni', ed-Dârr, en-Nâfi', en-Nûr, el-Hâdi, el-Bedî', el-Bâkî, el-Vâris, er-Reşîd, es-Sabûr
           
    İsm-i A'zam Nedir? 
Allah Teâlâ'nın Kur'an ve hadîs-i şerîflerde zikredilen isimlerinin en büyüğüdür. İsm-i A'zam'ı, Allah, isimleri içinde gizlemiştir. Bunun da hikmeti, kullarının bütün Esmâ-i Husnâ'ya rağbetini sağlamak, kendisine bütün isimleriyle dua edilmesini te'min etmektir. İsm-i A'zam belli olsaydı, insanlar yalnızca o isimle dua ederler, diğer isimleri terkederlerdi. Çünkü İsm-i A'zam'ın Allah katında büyük bir değeri vardır. Bu isimle yapılan duaların mutlaka kabûl edildiği rivayet olunmuştur. İsm-i A'zam'ın Esmâ-i Husnâ'dan hangi isim olduğu hakkında, İslâm âlimleri ayrı ayrı kanâatler ileri sürmüşlerdir. Büyük ekseriyetin kanâatı, İsm-i A'zam'ın, lâfza-i Celâl yani Allah ismi olduğudur. Hz. Ali Efendimize göre İsm-i A'zam tek isim değildir. Ferd, Hayy, Kayyûm, Hakem, Adl, Kuddûs'tan ibaret 6 isimdir. İmam-ı A'zam'a göre, İsm-i A'zam, Hakem ve Adl olmak üzere iki isimdir. Gavs-ı A'zam'ın İsm-i A'zam'ı, Hayy ismidir. İmam-ı Rabbânî'ye göre de İsm-i A'zam, Kayyûm'dur. Görüldüğü gibi İslâm büyükleri, İsm-i A'zam'ı farklı isimlerde bulmuştur. Belki de herbirinin hususi âlemine tecellî eden İsm-i a'zam değişik olmuştur. Esmâ-i Husnâ içinde bir İsm-i A'zam olduğu gibi, her isim için de a'zamî bir mertebe vardır. Bâzan bir ismin a'zamî mertebesi, İsm-i A'zam ile karıştırılır; o isim a'zamî mertebedeki tecellîsi sebebiyle İsm-i A'zam sanılır. İsm-i A'zam'ın her âlime göre değişik olmasının bir sebebi de budur.


Peygamberler

Bütün peygamberlere iman etmek, müslümanlıkta esastır. Peygamber, haber veren kimse demektir. Allahu Tealâ'nın kullarına dinlerini bildirmek için görevlendirdiği seçkin insanların her birine "Peygamber" denir. Bu zatlar Yüce Allah'ın birer elçisi demektir.
Peygambere Nebî de denir. Resûl de denir.
Yeni bir kitap ve şeriatla bir ümmete gönderilmiş olan zata Resûl veya Mürsel, başka bir peygamberin şeriatına bağlı olarak gelen peygambere de Nebî denmiştir.
Her Resûl, Nebîdir. Ancak her Nebî, Resûl değildir.
Nebî isminin çoğulu Enbiyâ'dır.
Resûl'ün çoğulu Rusül'dür.
Mürsel'in çoğulu da Mürselîn'dir.
Peygamberlerin ilki Hz.Âdem(a.s), sonuncusu ise Hz.Muhammed(s.a.v)'dir. (Hadis-i Şerifle sabittir)
Bu iki peygamber arasında birçok peygamber gelmiştir. Rivayete göre 124 bin, başka bir rivayete göre 224 bin. Sayısını ancak Allah(c.c) bilir.

Kur'an-ı Kerim 'de adı geçen 25 peygamber vardır. Bunlar:

  1. Hz. Âdem (a.s)
  2. Hz. İdris (a.s)
  3. Hz. Nuh (a.s.)
  4. Hz. Hûd (a.s.)
  5. Hz. Sâlih (a.s.)
  6. Hz. İbrâhim (a.s.)
  7. Hz. Lût (a.s.)
  8. Hz. İsmâil (a.s.)
  9. Hz. İshâk (a.s.)
  10. Hz. Yâkup (a.s.)
  11. Hz. Yusuf (a.s.)
  12. Hz. Eyyûb (a.s.)
  13. Hz. Şuayb (a.s.)
  14. Hz. Mûsâ (a.s.)
  15. Hz. Hârun (a.s.)
  16. Hz. Dâvud (a.s.)
  17. Hz. Süleyman (a.s.)
  18. Hz. İlyas (a.s.)
  19. Hz. Elyesa (a.s.)
  20. Hz. Zülkifl (a.s.)
  21. Hz. Yunus (a.s.)
  22. Hz. Zekeriyyâ (a.s.)
  23. Hz. Yahyâ (a.s.)
  24. Hz. Îsâ (a.s.)
  25. Hz. Muhammed (s.a.v.)

Bunlardan başka Kur'an-ı Kerim'de adları geçen Üzeyir, Lokman ve Zülkarneyn isimli üç zat daha vardır ki, bunların peygamber veya veli oldukları ihtilâflıdır. Bunlarında pek büyük kimseler olduklarında şüphe yoktur.

İslam Dininin Temelleri

İslam dinine mensup olan müslümanların (yani iman edip kabul etmiş olan mü'minlerin) ilk yapması gereken sorumlulukları, yaratılış gayemiz olan ibadetlerdir. İbadet deyince Allah rızası için yapılan herşey, bu konunun içine girmektedir. Ancak özellikle yapılması emredilen ibadetler, diğer ibadetlerden şüphesiz üstündür.
Yapılması emredilen (farz olan) şartlara İSLAMIN ŞARTLARI diyoruz.

İSLAMIN ŞARTLARI
   İslamın şartı 5 tir. Bunlar;


  1. Namaz Kılmak
  2. Oruç Tutmak
  3. Zekat Vermek
  4. Hac Yapmak
  5. Kelime-i Şahadet Getirmek 
    Güzel Allah'ımızın, bize kendimiz için hayırlı olacak ve kendi katında değer verdiği en önemli ibadetler bunlardır. İbadetlerin sultanıdır. Birinci maddedeki (Kelime-i Şahadet) imanımızın, şahit olduğumuz (bir nevi söz vermek) olduğunu biliyoruz. İkinci maddede gelen NAMAZ ise, bir müslümanın en çok dikkat etmesi gereken ibadetlerdendir. Namazda gevşeklik ve terketmek harama sürükler, inkar etmek ise dinden çıkarır (dinin kesin ölçülerini inkar etmek, dinden çıkarır).
         Namaz, Allah'ı anmak için en tesirli ibadettir. Tekbiriyle Allahı yüceltir, Kıyamıyla saygıda ayakta bekler, Kıraatiyle Allah kelamını okur, Rükusuyla Allah'ın huzurunda eğilir, Secdesiyle Alnını yere koyar ve oturuşuyla edep üzere, ilahi huzurda kulluk vazifesini yerine getirir vaziyetteki bir ibadet, Allahın en çok hoşuna giden amellerdendir. Önemli olan niyetimizin sağlamlığıdır. (Yeterki niyetimiz Allah rızası için olsun)
         Zekat ve hac şartları ise, maddi durumumuzla bağlantılı ibadetlerdendir. İkisindede çok hayır vardır. Zekat ile fakirlik-zenginlik dengesi sağlanır, Hac ile Kıblemiz olan Kâbe ziyaret edilir, Peygamberimizin yaşadığı ayak bastığı topraklar beldeler görülmüş hatırlatılmış olur ve imanımızı artırmış olur. Bu yüzden hiçbiri kesinlikle gereksiz değil, aksine bizlere lazım olan şeylerdir.İslam'ı güzel bir biçimde yaşamak istiyorsak, şartlarına uyarak ve uygulayarak huzura kavuşabiliriz. Hepsi bizim elimizde.
    Huzur İslamda..

 
  Bugün 4 ziyaretçi (5 klik) kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol